beni tanıyalım mı?

merhaba canlarım ciğerlerim uğur böceklerim !

tatil bol olunca boş vaktim de bol oluyor.

böylece bloga daha fazla zaman ayırabiliyorum :)

beni fazla tanımadığınızı düşünüyorum 

ve

o yüzden biraz kendimden bahsetmek istiyorum.

ben 1996 yılının nisan ayında bir pazar sabahı saat 4te gözlerimi

bu dünyaya açtım.

annemle babam bir önceki gün geze geze hastaneye doktor kontrolü için gitmişlerdi oysaki...

hazır hastanedeyiz demişim, ben sizi git gel yormayım sjdhj

öyle yani...

miniminnacık doğmamışım ben normal bebekler gibi :D

4.75 kilocuk bi bebekmişim.

tabi o yıllardan beri hiç kilo almadım, hâlâ 4.75 kiloyum sjdhj büyümedim de...

bebekliğim sarı bir kafa olarak geçmiş. 

sonrasında saçım kahverengiye döndükçe büyüdüğümü anlamışlar 

ve

beni okula yazdırmaya karar vermişler.

-o günden sonra işin rengi değişti-

okuma yazmayı öğrenirken genelde ağlamışım.

hayır hayır... sevinçten değil...

babam heceleri okutup -bizim zamanımızda fişler vardı, hece hece öğreniyoduk- neden 

heceleri birleştiremediğimi sorarmış, ağlarmışım...

böyle böyle geçmiş yıllar, liseyi kazanmışım.

yani kazandım. -miş'li geçmiş zamanı kenara bırakıp -di'li geçmiş zamanla devam edelim :)

öğretmen liseli oldum, hayatımın pek çok şansı gibi bu da bi şanstı...

lisede matematiği ya da fiziği sevmediğimden midir yoksa ingilizcemin diğer derslerimden daha iyi olduğundan mıdır bilinmez dil bölümünü seçtim.

ne annem ne babam karıştı.

hep destek tam destek maddi destek manevi destek !

sürekli arkamdalardı..

lisede "sizinki kiliy, siz tik dirsi çilişiyisiniz, yiti yiti inivirsiti kiziniyisiniz"cilerle 4 yıl geçirdim.

geldi kpss'nin ufaklıklar: ygs-lys...

çok çalıştık, belki birazcık az.

bir öğrenci atasözü der ki:

biraz daha çalışsam daha iyisini yapardım sjdshdg

ama çok şükür memnunuz biz.

iyi ki diyoruz ;)

akdeniz üniversitesi ingilizce öğretmenliği yazıyordu ösym'nin sonuç sayfasında.

çok şaşırmadık, çünkü zaten az biraz tahmin ediyorduk :)

benim için antalya vaktiydi anlayacağınız...

ilk yılım kederli geçti sjdhj 

adaptasyon, arkadaş değişikliği, aileden ilk kez ayrılma, farklı bi şehir, yurt ortamı...

tabi sonra alışıyosun canıııııım sjdhjs

çevre edindikçe, sisteme ayak uydurunca daha çok sevdim antalya'yı...

hatta artık akrabalarımın çoğu bana "antalya'lı" diye

seslenir oldu.

3. sınıfa geçtim bu yıl. zaman gerçekten çok hızlı.

çevremdeki insanlara göre hâlâ yata yata okuyorum :P ya da geze geze sjdhj

"iğitim fikiltisi kiliydir yiiii sin di"

aynen, bana da gezme fırsatı sunuyor, o yüzden zaten teee en başından, tee lisede dil seçtim ben :))) beni gidi gidi :D

öyle yani..

genel olarak eğitim hayatımdan bahsetmişim :D

hep okumuyorum be sjdhj blogtan da anlaşılacağı üzere 837368 tane hobiyle 

uğraşıyorum.

ya da onlar benle uğraşıyo....

sürekli öğrenmeyi seviyorum. her konuda :)

bi şeyler üretmek hoşuma gidiyor.

mesela bir sabah uykumdan
 "haaa ben bi çerçeve yapcaaağğğğm, hem de kurbağa derisindeeeğğğn nihaho"
diye uyanabilirim.

beynim farklı çalışıyor galiba sjdhsjdg

neyse kurbağalarla aram iyi değil öyle şeyler yapmam, no panic :D

altı bacaklı şeyleri sevemedim bi türlü...

biliyorum kurbağanın altı bacaklı sjdhsj

havalar çok sıcak serinleyim diye yapıyorum bu esprileri, iyi geliyo :D 

neyse cancanlar bu kadar gürültü yeter :) 

ben yazmadığımda da buralardayım.

tık tık edin siz çıkarım ben :)

hepinizi öperler, cici günler, by.

takip için:
pinterest
instagram