Yine filmle geldim. Aslında bunları izleyeli bayağı oldu ama yazmak şimdiye kaldı :) Listemdeki bir sürü filmden sadece 2'sini bırakıyorum buraya.. Umarım sizin için faydalı olur :)
---
Bu 2 filmin biri Özcan Deniz'in klasik filmi Evim Sensin -eminim birçoğunuz izlemiştir-, bir diğeri de Özcan Deniz'in alışık olduğumuzun dışında bir filmi olan İkinci Şans. Hadi bakalım :)
---
Öncelikle Evim Sensin ile başlayalım. Mutlaka benden önce izleyen pek çok kişi vardır. Çünkü 2012 yapımı bir aşk filmi. Aslında aşk filmlerini çok sevmem ama hatırladığım kadarıyla yağmurlu bir günde izlemiştim. Nedense böyle günlerde insanların geneli depresyon moduna giriyor :) antalya'nın yağmurunu da bilen bilir; yürümelik değil koşmalıktır, ıslanmalıktır, duş almalıktır, şemsiyenin görevini yerine getirmediği bir hava halidir... Çok ıslandım :( Neyse böyle bir günde canım bazen böyle şeyler izlemek istiyor -KYK'nın internetinin sadece yuutup videolarını açmasının konumuzla hiç alakası yok-.
Film güzel. Klasil aşk filmi. Ama Özcan Deniz daha izlemelik aslında :D Ben küçükken Özcan dinlerdim :D Herkes Yalın falan dinlerken, ben Özcan dinlerdim, öyle severim :P balıkrakıroka var sofraaağğmda kuşl... neyse... Fahriye Evcen zaten güzellik abidesi, beyler de onun hakkında yorum yapabilir :P
*Tam da şimdi ekşisözlükte yorumlara bakarken filmin güney kore filminden kopya olduğunu ok
udum, nae meorisokui jiwoogae imiş ismi de :@ *
Filmde iki kahraman var İskender ve Leyla. İskender yetimhanede büyümüş, anne babası olmadığını söyleyen, inşaat ustası bir gencimiz. Leyla ise bu gencimizin çalıştığı inşaatın sahibinin zengin kızı ve hasta. Devamını tahmin edin bakalım :D Evet, doğru! Birbirlerine aşık olup zorlu bir ilişki yürütüyorlar, evleniyorlar. Fahriye'nin sesi kalp ben. Ne rahatlatıcı sesi var! Ve Türkan Şoray taklidi yaptığı sahne, en sevdiğim sahneydi:)
Gerçekten elinizin boş, internetinizin yavaş olduğu yağmurlu bir günde izlemeniz için çok güzel bir film! Hem de kısa. 100 dakika kadar. Hemen biter. İyi seyirler♥
---
Neyse konusuna geçelim. Yine iki kahramanımız var. Et restoranı sahibini Cemal'i oynayan karizmatik Özcan Deniz ve matematik öğretmeni Yasemin'i oynayan Nurgül Yeşilçay. Bir de bunların birer çocuğu var: Mahmut ve Çiçek. Bu bebeler internette tanışıp yazışmaya başlıyor. Bir süre sonra "Kızım, dur öyle yazma şöyle yaz." / "Oğlum dur dur öyle mi söylenir, ver bakıyım bilgisayarı bana." diyalogları eşliğinde yazışan kişiler değişiyor :) Ve böyle ilginç başlayan bir aşk hikayesi. Bana Nurgül Yeşilçay'ın olması Asmalı Konak'ı anımsatıp, beni çocukluğuma götürdü...
Diyeceğim o ki; boş vaktinizi değerlendirmek için ideal bir film olabilir. Bu da kısa. Sanırım 99 dakikaydı. Hemen biter :) İyi seyirler♥
---
Evet!
Bu kadardı :) Peki ben neler yapıyorum? Bildiğiniz gibi yaz tatili başladı. Ben eve döneli 2 hafta oluyor ama ilkokul-ortaokul ve liseler daha cuma günü tatile girdi. Sürekli örüyorum ben :) Bunun yanında kitap okumaya gayret ediyorum. Şu an Aşka Yolculuk isimli dini bir kitap okuyorum. Yazarı Sinan Yağmur. Güzel bir kitap, çok hoşuma gitti. Veysel Karani'nin peygamberimize ulaşmaya çalışırken annesiyle ilgili yaşadıklarını anlatıyor. Bunu yanında Masa dergisini okumaya çalışıyorum. Ama genelde örüyorum :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder